"PAPATYA"
Mayıs 16, 2018 |
Etiketler:
papatya,
papatyanınfaydaları,
şifacınız,
şifadoğada,
şifalı bitkiler,
şifalıbitkiler
Papatya bitkisi, 10-50 cm boylarında, ortaları sarı kenarlarında beyaz taç yaprakları bulunan güzel kokulu, şifalı otsu bir bitkidir. Latince adı, Anthemis nobilis olan Papatyanın anavatanı Türkiyedir. Papatyanın sağlık açısından pek çok faydası bulunmaktadır ve günümüzde hazır bitki çayı olarak satılmaktadır. Papatya sinüzite karşı en etkili etken maddelerden birine sahiptir, ayrıca güçlü bir antidepresan etkiside vardır. Özellikle regl dönemlerinde kullanıldığında etkili bir yatıştırıcıdır, yine sağlıklı diş etleri için diş macunu sanayisinde de kullanılmaktadır. Ayrıca saç rengini açıcı özelliği bulunur ve saç derisindeki kaşıntıya karşı kullanılabilir. Papatyanın içinde bulunan etkin maddeler arasında tanen, flavon glikozitleri ve bisabolol, azülen, terpenler, salisik asitler bulunur. Papatyada bulunan Alfa bisabolol maddesi ülsere karşı kullanılmaktadır. Azulene maddesi de mide yanmasına karşı etkilidir. Yine apigenin maddesi, bayanların regl dönemlerindeki depresif durumlarına karşı etkili olan birkaç etkin maddeden biridir. Karaciğeri koruyan herniarin maddesi kır papatyasının tipik etkin maddelerinden biridir.
Read User's Comments(0)
"BERGAMOT ÇAYININ FAYDALARI"
Bergamot Çayının Sağlığa Faydaları
Stresi gidermeye yardımcı olur: Bergamot çayının sahip olduğu aromaterapi özelliğinin bilimsel açıdan ruh halini değiştirdiği ve depresif belirtileri hafiflettiği kanıtlanmıştır. İyi hissetmek isteyen insanlar için bergamot oldukça faydalıdır. Bergamot aromasının depresyon, gerginlik, korku ve stres duygularının yerine esenlik ve rahat bir ruh hali getirdiği bilinmektedir.
Kilo vermeye destek olur: Bergamot çayının en popüler etkilerinden biri de narenciye özü sayesinde kilo vermeye yardımcı olmasıdır. Hatta bazı narenciyelerin kiloyu oldukça azalttığına inanılmaktadır. Vücudun doğal metabolik sürecinde kasları koruyarak kaloriyi serbest bırakmaktadır.
Diş sağlığına iyi gelir: Siyah çay genellikle dişlerin rengini değiştirdiğiyle ilgili kötü bir üne sahiptir. Ancak, bergamot çayının güçlü dişlerin sebebi olan florür açısından mükemmel bir kaynak olduğunu bilmek sizin için sürpriz olacaktır. Ayrıca, şekersiz olduğu için dişlere zarar veren asit üretebilen bakterilerin büyümesini durdurmaya yardımcı faydalı bir içecektir.
Enerji verir: Bergamot çayı çok az miktarda kafein içermektedir. Bu nedenle tüm gün boyunca ihtiyaç duyulan enerjiyi temin etmektedir. Üstelik bergamot çayının kafein içeriği kahve gibi etki göstermez; böylece akşam uykusuzluğu çekmezsiniz. Gece boyunca uyanık kalmak gibi bir duruma neden olmaz. Fakat aşırı tüketimi sinirlilik ve ajitasyona neden olabilir. Bu nedenle büyük miktarlarda tüketmediğinizden emin olmanızda fayda vardır.
Kalp sağlığını destekler: Bergamot çayı kalbinizin sağlıklı kalmasına yardımcı olmaktadır. Bu hipotezi destekleyen yapılmış çok fazla araştırma vardır. Örneğin, Önleyici Tıp 2012 yılında yayınlanan bir çalışmada, günde üç bardak siyah çay tüketen insanların, günlük kan trigliserit düzeylerinin düştüğü; üç ay kullanımdan sonra ise hem ‘iyi kolesterol’ olarak bilinen HDL seviyelerinde, hem de antioksidan düzeylerinde bir artış gözlemlendiği bildirilmiştir.
Vücuttaki suyu korur: Kahve yüksek oranda kafein içerdiği için asitleştirici ve dehidrasyon gibi davranmaktadır; bu nedenle sinirlilik gibi semptomların gözlemlenmesine neden olabilmektedir. Bergamot çayı kafein içermesine rağmen kahveye oranla çok az miktarda olması nedeniyle bu tür semptomların oluşması çok küçük bir ihtimaldir. Bergamot çayı içmek vücuda potasyum alınmasını sağlamaktadır. Ayrıca hücrelerdeki potasyum seviyelerini koruduğu için gün boyunca vücudun su seviyesine destek olmaktadır.
Kalp hastalıklarından korur: Bergamot çayı ruh halini düzende tutmanın yanı sıra önemli ölçüde kolesterolü düşürmektedir. Bu nedenle statin ilaçların yerine bir alternatif olarak tüketilmektedir. Yapılan araştırmalar sonucu bergamot çayının hidroksi metil glutaril flavononlar denilen enzimleri(HMGF) barındırdığı, bu nedenle ararlar ve kalp hastalığına neden olduğu bilinen vücuttaki proteinlerin tahrip olmasını engellediği belirtilmiştir.
Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir: Bergamot çayı bağışıklık sistemi fonksiyonunu iyileştirmek için etkili bir yöntem olabilmektedir. Bergamot çayındaki antioksidanlar vücudunuza ciddi zarar verebilen serbest radikalleri hedef alarak onları yok etmek için çalışmaktadır. Bergamot çayının içerdiği bergamot yağının bunda rolü de muhtemeldir. Aynı antioksidanlar, ateş düşürmek ve enfeksiyona karşı mücadelede ayrıca diğer akut ve kronik gibi bir dizi durumu yönetmeniz için size yardımcı olmaktadır.
Cilt sağlığına destek olur: Serbest radikallerin deri hücrelerini yok etmek için harekete geçmesi yaygın olarak yaşanan deri hasarına neden olmaktadır. Bu durum cilt kanseri ve erken yaşlanma gibi durumlarla da sonuçlanabilir. Fakat bergamot çayının içerdiği antioksidanlar serbest radikaller mücadele etmek için oldukça etkilidir. Böylece sağlıklı, temiz bir cilt için yardımcı olmaktadır.
Sindirime yardımcı olur: Bergamot çayının metabolizmayı arttırdığı iyi bilinmektedir. Bu faydalı çay sindirim sürecinde vücuda yardımcı olmakta ve ağrılı hazımsızlık, kolik ve bulantı gibi nahoş durumları azaltmaya destek olmaktadır. Aynı zamanda solucan oluşumu gibi karın problemlerini tedavi etmek için kullanılmaktadır. Bergamot çayı sindirim sürecini desteklerken aynı zamanda bu süreci düzene sokmaktadır.
Kanserle savaşır: Bergamot çayı yüksek miktarda antioksidanlar içermesi nedeniyle vücudumuzun kanser gibi hastalıkları üreten serbest radikallerle mücadelesine yardımcı olmaktadır. Dolayısıyla hem lezzetli bir içecek olarak içilirken hem de size böyle hastalıklara yakalanma riskini azaltma şansı vermektedir.
Soğuk algınlığı ve gribe iyi gelir: Soğuk algınlığı sırasında virüsler vücuda saldırıda bulunmaktadır. Bergamot çayı ise soğuk algınlığına neden olan virüslerle mücadele etmek ve öldürmek için gerekli olan anti-viral özelliklere sahiptir. Bergamot çayı bağışıklık sistemini güçlendirirken soğuk algınlığı ve ateş gibi sorunların tedavisine de destek olmaktadır. Sonuç olarak bergamot çayı soğuk için en iyi ve en doğal ilaçlardan biri olarak kabul edilmektedir.
"BERGAMOT"
Mayıs 12, 2018 |
Etiketler:
bergamot,
doğadan,
şifacınız,
şifadoğada,
şifalı bitkiler,
şifalıbitkiler
Eğer bir çay tiryakisi iseniz şüphesiz Early Grey tanıdık gelir.. Kendine özgü aroma ve ince lezzetiyle dünyanın en gözde çaylarından biri haline getirmektedir. Earl Grey’in karakteristik kokusu portakal türü olarak yetişen bergamottan gelmektedir.
Bergamot kabuğunun uçucu aromatik yağı parfümlerde aromaterapi olarak kullanılmaktadır.
Bergamot narenciyesinin üstünde özellikle polifenoller açısından oldukça fazla araştırma yapılmıştır. Polifenoller en iyi şekilde antioksidan etkileriyle bilinen doğal bileşiklerdir. Kırmızı şarap, çay, böğürtlen, kakao ve diğer bazı gıdalarda bulunan bu bileşikler kardiyovasküler hastalık, kanser, kemik erimesi, diyabet ve diğer dejeneratif hastalıklara karşı koruma sağlamaktadır.
Early Grey’de kullanılanın aksine bergamotun oldukça yoğun bir suyu vardır. Çıkarılan bu bergamot suyu konsantre ve tablet şeklinde standardize edildiğinde trigliserid ve LDL kolesterolü düşürür, koruyucu olarak HDL kolesterolünü yükseltir, kan şekerinin kontrolüne yardımcı olur, genel arteriyel fonksiyonu ve kalp-damar sağlığını geliştirir.
"LAVANTA"
Mayıs 09, 2018 |
Etiketler:
doğaana,
doğadan,
lavanta,
lavantanın faydaları,
şifacınız,
şifadoğada,
şifalı bitkiler,
şifalıbitkiler
LAVANTANIN FAYDALARI SAYMAKLA BİTMEZ..
Lavantanın sinir sistemi sağlığı için faydalı olan hoş kokusu yanında sağlık açısından da birçok faydası vardır. Yaygın olarak parfüm sektöründe kullanılan lavanta aynı zamanda cilt ve saç sağlığı açısından da birçok fayda sağlar. Lavanta topikal olarak uygulandığı gibi kaynatılarak çay gibi içecek şeklinde de tüketmek mümkün. Bu yüzden sindirim sistemi başta olmak üzere iç organların sağlığını korumaya ciddi anlamda katkıda bulunur.
Lavantanın Cilt Sağlığına Faydaları: Lavantanın antiseptik ve antifungal özellikleri cilt sağlığı bakımından harikalar yaratabilir. Özellikle lavantanın içerdiği esansiyel yağlar cilt problemlerinin giderilmesi için etkilidir.
Lavantanın cilt sağlığına sunduğu katkıların başında akne tedavisi gelir. Lavantanın içerdiği besinler kızarıklık, yara ve enfeksiyonların ortadan kalkmasını sağlayarak kusursuz cilt sahibi olmanıza katkıda bulunur.
Aknenin yanında ciltte meydana gelen egzama hastalıklarına karşı da etkili sonuçlar verebilir. Özellikle lavanta yağı egzama kaşıntılarının tedavisinde çok etkili sonuçlar verebilmektedir.
Lavanta ciltte başta yaşlanmadan kaynaklanan sorunlar olmak üzere birçok farklı nedenlerden dolayı meydana gelen kırışıklıkların giderilmesine yardımcı olabilir. Lavanta yağı düzenli olarak cilde 20 dakika boyunca uygulandığında cildin genç kalmasına yardımcı olabilir.
Lavanta aynı zamanda böcek ısırıklıkları tedavisinde, cildin temizlenmesinde, çatlakların giderilmesinde etkili rol oynayabilir. Bunun dışında ayakların dinlenmesi, ayakların altında ölü deri toplanmasına karşı da suya lavanta yağı karıştırılarak ayaklara uygulanabilir.
Saç Sağlığına Faydaları: Lavanta cilt sağlığı yanında saç sağlığına da ciddi anlamda katkıda bulunur. Saçların canlanmasını sağlar, dökülmeyi engelleyebilir ve dökülmeye neden olan faktörlerin ortadan kalkmasına yardımcı olur. Kafa derisine uygulandığında kepek sorununu çözer. Saçların uzamasını teşvik eder ve doğal bir parlaklık kazandırır.
Lavanta Uyku Problemlerini Giderir: Çok eski medeniyetlerde uyku sorununu çözmek için yastıkların içerisine lavanta konulurdu. Yarım su bardağına bir çay kaşığı lavanta yağı damlatarak kendinize uyku spreyi hazırlayabilirsiniz.
Stres ve Depresyona Karşı Lavanta: Lavantanın içerdiği esansiyel yağların sakinleştirici ve yatıştırıcı özelliği vardır ve depresyona karşı etkilidir. Lavantanın kokusu sinir sisteminin rahatlamasını teşvik eder ve ruh sağlığını korur. Bunun için odanızın bir kenarında kavanozda lavanta yetiştirmeniz bile yeterlidir.
Baş Ağrısına İyi Gelir: Lavanta başta migren olmak üzere baş ağrısına neden olan sorunların ortadan kaldırılmasında etkili olduğu kanıtlanmıştır. Lavanta çayı migren ağrılarını rahatlatmaya yardımcı olabilir. Lavanta yağının boyun ve alın kısmına uygulanması baş ağrısının giderilmesine yardımcı olur.
Lavanta Sindirim Sistemi İçin Faydalıdır: Hazımsızlık çok sık rastlanan ve peptik ülsere neden olan bir rahatsızlıktır. Lavanta yağı sindirim sistemindeki ağrıları yatıştırır ve ayrıca safra salgılanmasını teşvik eder. Bunun dışında gaz ve kabızlık sorunlarına karşı etkilidir. Lavanta çayı tüketimi sinir, bağırsak bozuklukları, hazımsızlık gibi sorunların ortadan kalkmasını sağlar. Bu amaç doğrultusunda lavanta tomurcukları da çorbalarda kullanılabilir.
Yaraları Lavanta İyileştirir: Özellikle lavanta yağının çok etkili antiseptik özelliği vardır. Topikal olarak kesiklere, uygulanabilir. Yaralara uygulandığında hücrelerin iyileşmesini hızlandırır. Bunun dışında doğal antibiyotik özelliğinden dolayı yaraların enfeksiyon kapmasına engel olabilir.
Mide Bulantısına İyi Gelir: Lavanta mide bulantıları ve mide semptomlarının giderilmesine yardımcı olur. Bu amaçla kulak arkasına veya göbek altına lavanta yağı uygulanması yeterli olacaktır.
Bağırsakları Temizler: Bağırsaklardaki zararlı bakterilerin artması şişkinliğe neden olur. Bu durumdan kurtulmak için zararlı bakterilerin ortadan kaldırılması gerekir. Bunun en etkili yolu ise yoğurda bir miktar lavanta katarak tüketmektir. Bu şekilde lavanta tüketimi aynı zamanda bağırsak sağlığının korunmasını sağlar.
Kas Ağrılarını Giderir: Lavanta banyosu genel anlamda bir rahatlama sağlar. Duş alınan suya 6-7 şeker kaşığı lavanta yağı katılması kas ağrılarının giderilmesine yardımcı olur.
Kanamaları Durdurabilir: Lavantanın kanamaları durdurma özelliği vardır. Kanama olan kısma uygulanarak üzerine buz uygulanabilir. Aynı şekilde kanama olan kısma lavanta yağı uygulayarak üzerine buz koyun ve kanama duruncaya kadar baskı yapın.
Hamilelik Döneminde Faydaları: Lavanta gebelik sırasında şişkinlik, hazımsızlık gibi sorunların giderilmesine yardımcı olur. Aynı şekilde gebelikten kaynaklanan kas kramplarına iyi gelir. Ödem atılmasına, yorgunluk, enfeksiyon gibi sorunların ortadan kalkmasına yardımcı olur. Ayrıca gebelik döneminde ve doğum esnasında lavanta kullanmak ağrıların hafiflemesine yardımcı olur.
Hamilelik Döneminde Faydaları: Lavanta gebelik sırasında şişkinlik, hazımsızlık gibi sorunların giderilmesine yardımcı olur. Aynı şekilde gebelikten kaynaklanan kas kramplarına iyi gelir. Ödem atılmasına, yorgunluk, enfeksiyon gibi sorunların ortadan kalkmasına yardımcı olur. Ayrıca gebelik döneminde ve doğum esnasında lavanta kullanmak ağrıların hafiflemesine yardımcı olur.
"ARPA"
Mayıs 09, 2018 |
Etiketler:
arpa,
arpanın faydaları,
doğaana,
doğadan,
şifacınız,
şifadoğada,
şifalı bitkiler,
şifalıbitkiler
Arpa tek yıllık bir uzun zaman bitkisidir. Fakat değişik gün uzunluklarına da uyabilir. Tahıllar içerisinde en çok kardeşlenen bitkilerdendir. Bitki boyu ortalama 35-100 cm kadardır. Başakları ortalama 8 – 15 cm boyunda olup 2, 4 ve 6 sıralıdır. Fazla soğuk ve fazla sıcak olmayan, ortalama olarak nemi yüksek olan yerlerde iyi gelişir. Bu bitki için en uygun topraklar, organik maddece zengin, havalanması ve nemliliği uygun, ( pH’ı 5 ile 8 ) topraklardır.
ARPANIN FAYDALARI NELERDİR?
İdrar söktürücüdür. Mesane ve idrar yollarındaki iltihapları temizler. Böbrek ve kum taşlarının dökülmesine yardımcı olur. Prostat büyümesini önler. Asabi kusmaları durdurur. Boğazve baş ağrılarını dindirir. Dil iltihaplarını giderir. Baş ve boğaz ağrılarını dindirmesi arpanın faydalarıarasındadır. Sirke ile kaynatılıp uyuz, egzama gibi kaşıntılı deri hastalıklarına sürülürse faydalı olur. Uykusuzluğa iyi gelir.
En iyi ateş düşürücü ilaçtır. Nezleyi, grip, ağız ve boğaz ağrılarını dindirmesi de arpanın faydaları arasındadır. Mide ve bağırsakk, akciğer, karaciğer, dalak, böbrek, prostat, mesane iltihaplarını iyi eder. Öksürüğü, yarım baş ağrısını, asabi kusmaları, kansızlığı ishali, pekliği, kemik zafiyetini romatizma ve adale ağrısını, sıkıntıyı giderir. İshale karşı tatlandırmadan veya tatlandırıp oda hararetinde içilir. Bebeklere sıcak içirilmez.
Hararete karşı 4 bardak suya 2 çorba kaşığı arpa konur. Kaynatılıp süzülür. Hararet bastıkça birer çay bardağı içilir. Bu şekilde bu şifalı bitki sayesinde hararetten kurtulabilirsiniz.
Ödem tedavilerine iyi gelmesi de arpanın faydaları arasındadır. Bu faydası için dört bardak suya 2 çorba kaşığı arpa ve 3 tutam kiraz sapı katılır. 10 dakika kaynatıldıktan sonra süzülür. Günde 4 kere birer kahve fincanı içilir.
Sivilce ve siyah lekelere karşı bu bitkinin unu bal ve sirkeyle karıştırılıp maske şeklinde cilde uygulanırsa etkili olur.
Temriye hastalığına karşı bitkiden bir çorba kaşığı, ateşte yakıldıktan sonra külü temriyelerin üzerine sürülür.
"HARDAL OTU"
Mayıs 08, 2018 |
Etiketler:
doğaana,
doğadan,
hardal otu yemeği tarifi,
hardalotu,
hardalotu faydaları,
şifacınız,
şifadoğada,
şifalı bitkiler
Hardal otunun tüylü yapraklı ve hardal sarı çiçekli otsu bir bitkidir. Hardal otu yaprakları dört köselidir. Bu köşeler oldukça kısa ve sivri uçludur. Bu bitkinin meyvelerinden elde edilen hardal tohumu baharat ve ilaç olarak kullanılır.
Akdeniz bölgesinde bolca yetişmektedir.Sarı veya beyaz çiçekli olurlar. Hardal tohumlarında eterik yağı vardır. Dikkatli tüketmeliyiz bu yüzden.
Hardal Otunun Faydaları;
Hazmı kolaylaştırır.
Kabızlık problemi yaşayan kişiler için kabızlığı önleyici özelliği bulunmaktadır..
Göğüs hastalıklarında oldukça faydalıdır.
Göğsü yumuşatıcı özelliğe sahiptir.
Doğal öksürük kesicidir.
Bronşit ve zatürre şikayetlerini azaltır.
Beyne ve karaciğer gibi iç organlara kan toplanmasında kanı cilde toplamak ve ağrı kesmek için faydal sağlar.
Hardal Otu Temeği Tarifi
Topladığımız hardaları güzelce yıkıyoruz, sonra normal büyüklükte doğradığımız hardalları kaynayan suda çok yumuşak olmayacak şekilde haşlıyoruz.(bu işlem acı suyu çıksın diye). Sonra suyunu süzüp güzelce elimizde sıkıyoruz sonra soğanla bolca habaratlarla kavuruyoruz sarımsaklı yoğurtla servis ediyoruz.Afiyet olsun..
Kabızlık problemi yaşayan kişiler için kabızlığı önleyici özelliği bulunmaktadır..
Göğüs hastalıklarında oldukça faydalıdır.
Göğsü yumuşatıcı özelliğe sahiptir.
Doğal öksürük kesicidir.
Bronşit ve zatürre şikayetlerini azaltır.
Beyne ve karaciğer gibi iç organlara kan toplanmasında kanı cilde toplamak ve ağrı kesmek için faydal sağlar.
Hardal Otu Temeği Tarifi
Topladığımız hardaları güzelce yıkıyoruz, sonra normal büyüklükte doğradığımız hardalları kaynayan suda çok yumuşak olmayacak şekilde haşlıyoruz.(bu işlem acı suyu çıksın diye). Sonra suyunu süzüp güzelce elimizde sıkıyoruz sonra soğanla bolca habaratlarla kavuruyoruz sarımsaklı yoğurtla servis ediyoruz.Afiyet olsun..
"KEÇİ BOYNUZU" "HARNUP"
Mayıs 08, 2018 |
Etiketler:
doğadan,
doğana,
harnup,
keçi boynuzu faydaları,
keçiboynuzu,
mucizevi keçiboynuzu,
şifacınız,
şifadoğada
Keçiboynuzu, özellikle Akdeniz ülkelerinde yetiştirilen MUAZZAM DERECEDE enerji dolu bir bitkidir. Taze tüketildiğinde çok tatlı bir tadı vardır. Keçiboynuzunun içerisinde şeker tadı veren bir sıvı vardır. Görüntüsünden dolayı da keçiboynuzu adı verilmiştir ve Kıbrıs’ta çok güzel bir şekilde yetişmektedir. Yetiştiği ağaçların uzunluğu 5 ila 10 metreye kadar çıkar. Keçiboynuzu, kurutularak da tüketilebilir.
Keçiboynuzu, karbonhidrat, yağlar ve sodyum açısından bolca zengindir. Aynı zamanda A ve C vitamini açısından da zengin sayılır. Selenyum, potasyum, magnezyum başta olmak üzere birçok mineral ve element içerir. İçerdiği element ve vitaminler yardımıyla sağlığa katkı sağlar.
Keçiboynuzu farklı şekillerde ve genelde kış aylarında tüketilmektedir. Bunun sebebi özellikle kış aylarında artan astım atakları ve bronşit hastalıklarına iyi geldiğine dair oluşan düşüncedir. Keçiboynuzu aynı zamanda gribal enfeksiyonlara ve üşütmeden kaynaklanan hastalıklara karşı da etkili bir besin kaynağıdır. Özellikle önemli bir antioksidan olması çok geniş bir yelpazede metabolizmaya hastalıklarla mücadelede yardımcı olur.
Keçiboynuzu faydaları arasında kemik erimesine iyi gelmesi, balgam söktürücü olması, kansızlığa fayda sağlaması sayılabilir. Yaprakları genellikle sert ve koyu yeşil olup genellikle sıcak bölgelerde, ılıman iklimlerde yetişen bir bitkidir. Çeşitli şekerler, A, B, E vitaminleri, karbonhidratlar, yağ, trigosol, selüloz, kalsiyum, potasyum, fosfor, tanen ve azotlu bileşikler içermektedir. Halk arasında harnup, ballıbaba, carob, kaluş, carobe, meluk, ballıboynuz adıyla da bilinir.
KEÇİBOYNUZUNUN FAYDALARI NELERDİR?
- Bağışıklık sistemini güçlendirir. Bunun sonucunda hastalıklara karşı koruma sağlar.
- Keçiboynuzu faydaları arasında, akciğer kanserini büyük ölçüde önleme gücüne sahip olduğu gibi mide ve bağırsak hastalıklarına da iyi gelir.
- Balgam söktürücü gücü, öksürüğü kesici etkisi, bronşit, nefes darlığı ve astıma karşı olan tedavi edici gücü çok fazladır.
- Osteoporoz rahatsızlığı olan kişilerin kalsiyum ihtiyaçlarının karşılanmasında çok iyi bir destekleyicidir. Kemik erimesine iyi gelmesi keçiboynuzu faydaları arasındadır.
- Zengin bir lif kaynağıdır. İçeriğindeki lif oranının yüksek olması sebebiyle sindirimi rahatlatır.
- Kemik ve zeka gelişimi için tüketilmesi faydalı olan bu yararlı bitki, şişmanlatıcı etkisi ve kan yapması özellikleri için de kullanılabilir.
- Özellikle iktidarsızlık sorunu çeken erkeklerin tüketmesi önerilir.
- Nefes darlığı, bronşit, astım tedavileri için pekmezi yenir. Nefes darlığı, astım ve bronşit tedavileri için çayı iki günde bir bardak tüketilmesi tavsiye edilir.
- Keçiboynuzu pekmezi faydaları arasında tansiyonu dengelemesi ve kandaki yağ oranını düzene sokarak kolesterolün düşmesine yardımcı olması da sayılabilir.
- Kalp rahatsızlıkları için de tüketilen pekmezi, bağırsak, karaciğer ve akciğer gibi organların hastalıklarını önler.
- Ayrıca bağırsak kurdu, bağırsak parazitlerinin düşürülmesinde de tüketilebilen pekmezi anemi (kansızlık) hastalığına karşı da kullanılır.
- İçeriğindeki E vitamini sayesinde anemiye karşı fayda sağlar.
- Prostat tedavisi için de tüketilmesi fayda sağlar.
- Fıtık tedavisi için her gün 100 gr. keçiboynuzu dövülüp yenir.
- İshale karşı bu şifalı bitkinin kuru yaprakları veya dal kabuklarının 50 gramı 1 lt. suda kaynatılır ve günde 4 bardak içilirse fayda sağlar.
- Kısırlık tedavisinde ve sperm arttırıcı olarak bu şifalı bitkinin kürü kullanılır.
KEÇİBOYNUZU NASIL KULLANILIR?
Meyvesinden, yapraklarından, çekirdeklerinden yararlanılabilir. Yapraklarıyla ve dallarıyla çayı elde edilebilir. Meyveleri ise taze ve kuru olarak tüketilir. Bu şifalı bitkinin çekirdeği ise lapa haline getirilerek çıbanlar, basur, vücuttaki yaralar ve şişkinlikler için kullanılır.
Keçiboynuzu çayı, pekmezi şeklinde tüketilebilen ve ayrıca taze olarak da yenilebilen bu şifalı bitki, günlük hayatta kolaylıkla ulaşılabilir ve tüketilebilir. Ayrıca genel olarak nefes darlığı, astım, bronşit gibi hastalıkların tedavisi için de kullanılan bitkinin haftada birkaç gün tüketilmesi tavsiye edilir.
KANTARON OTU
Halk arasında sarı kantaron otu olarak bilinir. Genellikle sık görüldüğü yerler yeşilin bol olduğu tepeler, bayırlar ve yaylalardır. İlkbaharın gelmesiyle birlikle tomurcuklanan çiçekleri sonbaharın sonlarına doğru dökülmeye başlar. Çiçeklerinden ve köklerinden faydalanılan kantaron bitkisinin sağlığa büyük oranda faydaları bulunmaktadır.
Yapılan araştırmalara göre kantaron çiçeğinin hiç bir zararlı etkisi yoktur. Doğal olarak yetişen bu sarı mucize antideprasan olarak kullanıldığında depresyonun bir numaralı tedavi ilacıdır. İçeriğinde bulunan hiperisin beyin sinirlerini yumuşatarak kişiye rahatlık verir.
Kantaron Bitkisinin Faydalar
*İştahı açar aynı zamanda da yüksek ateşi düşürür.
*Mide ağrılarının tedavisinde faydalıdır.
*Vücuda enerji vererek direnci artırır.
*Gastrit ve ülser tedavileri için bire bir doğal ilaçtır.
*Kadınlarda adet döneminde oluşan kasık ağrılarının azalmasını sağlar.
*Doğal bir kas gevşetici özelliği gösterir ve sinirlere iyi gelir.
*Öksürüğü keserek göğsün yumuşamasını sağlar
*Bebeklerde meydana gelen gaz sorunlarını ve karın ağrılarını geçirir.
*Bağırsak solucanlarını döker.
*Nikotin, kafein ve alkolün vücuda verdiği zararı ortadan kaldırır ve aynı zamanda bağımlılığı yok eder. Bu özelliği bilimsel araştırmalarla ispat edilmiştir.
*tedavilerine ek olarak kantaron bitkisinin kullanımı tedaviyi hızlandırır. Özellikle kanseri oluşturan tümörün ortadan kalkmasında fayda sağlamaktadır.
*HIV virüsü için kullanımı virüsün ortadan kalkmasına sebebiyet verir.
'Ebe Gümeci' 'Ebegömeci'
Mayıs 03, 2018 |
Etiketler:
doğadan,
Ebegömeci,
kazan karası,
şifacınız,
şifadoğada,
şifalı bitkiler
Latince adı “Malva Vulgaris” olan Ebegümeci, 1500’e yakın türüyle kutuplar hariç dünyanın hemen her yerinde yetişir. Deniz kenarlarını, bataklık, nehir yakınlarını ve rutubetli ortamları sever. Ebegümecigiller familyasındandır. Bu çokyıllık ve otsu bitki Türkiye’nin hemen her yerinde yaygın olarak yetişmektedir.
Antik Yunan ve Roma döneminden bu tarafa hem sebze olarak hem de şifa olarak birçok kültür tarafından kullanılmış bir bitkidir. Kendine has tadı ve kokusuyla beğeni toplayan Ebegümeci, kavurma ve böreklerin harçlarına katılır. Pirinçli yemeği meşhurdur. İri yapraklarından çok lezzetli sarma yapılır. Dilenirse bitkinin körpe yaprakları haşlanarak yoğurtla beraber de yenilebilir. Bazen de çiğ haldeyken salatalara hem renk hem de farklı tat katmak için kullanılabilir. İnsanlık tarihinin en eski ansiklopedilerinden sayılan "Doğa Tarihi" isimli çalışmasında Plinius, "günde bir kaşık ebegümeci yiyen, hayatı boyunca hastalıklardan uzak kalır" demiştir.
Ebegümeci bitkisinden; ebegümeci çayı, ebegümeci yağı, ebegümeci kremi ve merhemi üretilir. Ayrıca içeriğindeki A,B ve C vitaminlerin zenginliğiyle çok çeşitli ilaçların muhteviyatına girmiştir.
Bu çok yönlü ve içeriğinde zengin vitaminler barındıran bitkinin kökü, yaprakları ve çiçekleri doğru mevsimde toplanarak taze ya da kurutularak tüketilebilir. Ağzı kapalı bir kapta, loş, serin ve kuru bir ortamda saklanılan ebegümecinin ömrü 1 yıldır.
Çiriş Otu
Dünya üzerinde yetişen ve sağlık açısından ciddi faydaları olan, tıp camiasında da yeri büyük olan bitkiler oldukça fazladır. Her bitkinin yetişme şekli ve zamanına göre bıraktığı etki de büyük olur. Mart ve Nisan aylarının da en popüler bitkilerinden birisi Çiriş otudur. Çiriş otu, pırasaya benzeyen görüntüsü ve sağlığa olan faydaları ile son zamanların en çok konuşulan bitkileri arasında. Peki çiriş otu nedir? Faydaları nelerdir? Hangi hastalıklar için ve ne şekilde kullanılır? Merak edenler için araştırdık...
ÇİRİŞ OTU NEDİR?
Çiriş otu, zambakgiller ailesindendir. Sarı çiçekleri olan yeşil yapraklı çok eski bir bitkidir. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde Mart ve Nisan aylarında ortaya çıkar. Kendine has bir kokusu olan çiriş otunun diğer isimleri sarızambak, yabani pırasa, dağ pırasası, gülik, güllük, kirkiş otu, çiviş ve kirgiçtir. Oldukça sağlıklı ve doğal bir sebze olan çiriş otunun tadı çok lezzetlidir. Bununla birlikte İçerisinde bulunan yüksek miktarda C vitamini ile vücudun direncini arttırır ve bağışıklık sistemini güçlendirir.
Çiriş otu, ömrü kısa bir bitkidir. Zamanını çok fazla geçirmeye gelmez, vaktinde toplanması gerekir. Çiriş otu, görüntüsü ile pırasayı veya çiçek soğanlarını andırmaktadır. Şifalı yönleri harici yemeklerde de sıklıkla kullanılan çiriş otu, özellikle otlu yemeklerde, arapsaçı gibi yanına et yakışan sebze yemeklerinde tercih edilerek, yemeğe et tadı vermesi ile ünlüdür.
ÇİRİŞ OTU HANGİ BÖLGELERDE YETİŞİR?
Türkiye’de hemen hemen her yörede yetiştiği bilinen çiriş otu daha çok Doğu, Güney Doğu Anadolu, Ege ve Akdeniz’de bolca bulunur.
ÇİRİŞ OTUNUN FAYDALARI NELERDİR?
* Bağışıklık sistemini güçlendirir.
* Basur tedavisinde kullanılır.
* Adet söktürücü özelliği vardır.
* Kadınlarda görülen vajinal akıntılara karşı faydalıdır.
* Romatizma kaynaklı ağrıları geçirir.
* İdrar söktürücü özelliği vardır.
* Saçkıran tedavisinde kullanılır.
Yılan Pancarı
Mayıs 02, 2018 |
Etiketler:
Adana,
Andırın,
Andırın Doktoru,
Gavur pancarı,
Kahramanmaraş,
Yılan pancarı,
Yılan yastığı
Yılan Pancarı
Yılan pancarı, Doğada bulunan kış aylarında yetişen yılan pancarı, yaban pancarı veya yılan yastığı da denilen zehirli bir bitkidir zehirli olması nedeni ile hayvanlar otlarken bile yemezler çiğ olarak yenmez. Yemeği ise geleneksel usullerde yapılmalıdır, aksi halde ağzınız yara olur.
Tirşik yani yılan pancarı, Akdeniz ikliminin hüküm sürdüğü alçak ve yüksek yerlerde doğal olarak yetişir.
Kahramanmaraş, Adana, Osmaniye özellikle de Kahramanmaraş ili Andırın ilçesinde kış aylarında tirişik çorbası çokça yapılır. Halk arasında Andırın Doktoru olarak bilinir. Bu yörelerde kışın çok sık yapılan bir çorba çeşididir. Aslen Gavur Dağı'na özgü bir yemektir. Emek isteyen, zahmetli bir çorbadır, atalarımız çok şifalı olduğunu söylerler. Tirşik çorbasını bilmeyenlere, tadı tuhaf gelir ama benim gibi tirşik sevenlerde, olsa da içsek der. Çünkü emek gerektirdiği için kolay yapılamaz. Özellikle de Andırın dışında olunduğunda pek yenmez çünkü bitki her bölgede daha farklı bir özellik gösterir. Andırın'ın dağlarında yetişen pancarla Adana, Mersin'in portakal bahçelerinde yetişen pancar arasında pişmesi açısından dağlar kadar fark vardır. |
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)